Translate

31 Aralık 2015 Perşembe

2016

Nihayet 2015 yılının sonuna geldik.Sanki diğer yıllardan daha uzun gibi bir yıldı yada bana öyle geldi. İyi kötü bitirdik bu yılı da çok şükür. Aslında bana pek iyi gelmeyen bir yıldı. Galiba tek sayı olmasının bunda etkisi büyük. Bir çok kişi de tek sayı olmasının olumsuz etkilediğini söylüyor. O yüzden 2016 yılının daha güzel ve mutlu geçeceğine inanıyorum. Şimdiden hepinize iyi seneler diliyorum.
Umarım 2015te bulamadığınız her şeyi 2016 yılında buulursunuz. Aşkla kalın..

27 Aralık 2015 Pazar

Blog Header Tasarımı

Herkese iyi akşamlar!
Bloguma biraz özenmek için header tasarlamak istedim. Photoshop programı kullanarak yaptım. Görseller internetten, tasarım benden. Yorumlarınızı esirgemezseniz çok mutlu olurum.

Ayrıca ilgilenen arkadaşlara bir sorum olacak. Yazılarımın bazı kısımları farklı font olarak görünüyor. Şablonlardan tüm yazı tipi için aynı font kullanmama rağmen sorunum hala devam ediyor. Bu sorunu nasıl çözebilirim?
Sevgiyle kalın..

12 Aralık 2015 Cumartesi

Yurt dışında ucuza seyahat etmenin yolları nelerdir?

Hemen herkesin hayalidir yurt dışına çıkıp, gezip tozmak fakat bütçesel olarak pek mümkün olmayabiliyor çoğu zaman. Bütçesel olarak uygun olduğunda da genelde zaman konusunda sıkıntı yaşarız. Zamanı olmayanlar için bir şey yapamayız tabi. Zamanı olup bütçeyi nasıl planlayacağını bilmeyenleri şöyle alabilirim.
Bütçe planlamada sıkıntılı olduğunuza göre lükse düşkün değilsinizdir. Eğer lükse düşkünseniz şimdiden bu yazıdan uzaklaşabilirsiniz.
Gezide en önemli iki kalem var bütçeyi sarsacak. Konaklama ve ulaşım.
Peki bunlar için ne yapılabilir? Erken rezervasyon ilk akla gelen çözüm. Büyük oranda bunu sorunumuzu çözer.  Konaklamada otel yerine hostelleri tercih edebilirsiniz hatta çok daha önceden planınızı yaparak couchsurfing gibi sitelerden arkadaş bularak çözebilirsiniz sorunu. Apart evler bakabilirsiniz hatta abartıp kalacağınız süreye bağlı olarak ev bile kiralayabilirsiniz. Hele grup halinde gidiyorsanız geziye, süresi de uzunsa tadından yenmez sanırım. Otel veya hostel ayarlarken ucuz diye şehir merkezine 3 saat uzakta olup olmadığını da kontrol edin mutlaka. Lokasyon en önemli etkenlerden birisi. Çadır kurun uygun yer ve hava koşulları olduğu takdirde. İleride de kullanabileceğiniz için daha ekonomik olacaktır. Olmadı havalimanında uyuyun. Nasılsa bir çantanız olacak yanınızda. Yaz-Kış uygun ortamı olan yerler
Ulaşımda ise uçakla seyahat etmek yerine tren otobüs gibi alternatifleri değerlendirebilirsiniz tabi gidilecek yere uçak dışında gidilemiyorsa ya da daha uygunsa durum değişir. Avrupa’da düşük maliyetli hava yolu şirketleri var. Bu durumu iyi değerlendirip ucuza kapatabilirsiniz. Bunu için sırt çantası ile yolculuk etmeyi sevmeni gerekir çünkü düşük maliyetli hava yolları taşımanı için valize müsaade etmeyebiliyor. Sürekli seyahat ediyorsanız bankaların mil sunan kartlarından edinip millerinizi bu uçuşlarda kullanabilirsiniz. Otostop çekin yapabiliyorsanız. Tabi yapacağınız ülkeye de dikkat edin
Seyahat edilecek zamanda bunlara bir etken tabi. Sezon sonunda gitmek sizin için daha avantajlı olacaktır. Hem daha uyguna gidebilirsiniz hem de zamandan tasarruf etmiş olabilirsiniz. Nasıl mı?
Sezonda bir müzeye girmek için 1 saat harcıyorsanız sezon sonunda hiç sıra beklemeden girebilirsiniz bu da size şehri keşfetmek için daha çok fırsat verir.
Peki orada biz ne yiyip içeceğiz dediğinizi duyar gibiyim. Markete gidip peynir ekmekle geçireceksiniz öğününüzü. Kesenin ağzını ancak böyle büzebiliriz. Kendin pişir kendin ye yapacaksınız.
Peki şehirde ulaşım nasıl olacak?
Tabana kuvvet yapın spor her aman iyidir ancak yorulduğunuzda kullanın toplu taşımayı
Pazarlık yapın mutlaka kalacağınız hostelde, aldığınız herhangi bir üründe, bilette farketmez çatır çatır pazarlık yapın. Sevmiyorsanız bile zorlayın kendinizi.
Kredi kartını mümkün olduğunca kullanmayın. Bankalar kendi kurları üzerindne işlem yaptıkları için zararlı çıkarsınız.

Hiç paranız kalmadığında  orada iş bulup  çalışabilirsiniz, çocuk bakıcılığı, garsonluk,  tur rehberi gibi işler bakabilirsiniz kendinize.


22 Kasım 2015 Pazar

Tüyap Kitap Fuarı

7 Kasım-15 Kasım tarihleri arasında İstanbulda kitap fuarı vardı. Tiyatroya başlamanın verdiği heyecanla içimde bütün tiyatro oyunlarını okuma, oyunculukla ilgili araştırmalar yapma isteği uyandı. 
Bunun için gittim tüyapa.Daha önce giden bloggerlara bakmıştım. Herkes uzak olmasından yakınmış. Anadoluda oturan biri için çok haklı bir sitem. Bana yakın olduğu için bu siteme girmeyeceğim.

İndirim konusu galiba en çok merak edilenlerden.Gitmeden önce internette detaylı bir araştırma yaptım.Almak istediğim kitap, yayın evi, sayfa numarası, fiyatı ile ilgili bir dosya hazırladım. Bu çıktıyı da alıp gittim fuara.İşim daha kolay oldu. Fuarın ilk günü gitmiş olmamdan mı bilemedim çok fazla bir kalabalık vardı. Doğruyu söylemek gerekirse bu kadar kalabalık beklemiyordum. Genel olarak indirimler %10 %30 arasında değişmekteydi. 
D&R den bakmıştım bütün fiyatlara.Bana kalırsa öyle çok indirim yoktu. Aldığım kitaplardan örnek vererek girmek gerekirse Machbeth'in piyasa fiyatı 12TL. İnternette 9. 12 TL. Fuarda indirimli fiyatı 9 TL.

Neyse gelelim aldığım kitaplara, aldığım kitaplar hep tiyatro ile ilgiliydi. Roman almakta vardı niyetimde ama bütçe söz konusu olunca bira ertelemek zorunda kaldım. Machbeth, Bir ya gecesi rüyası, on ikinci gece, venedik taciri, romeo & juliet oyunculuğa hazırlanmak içinde Stanislavski'nin en çok tavsiye edilen kitabı: bir aktör hazırlanıyor, bir karakter yaratmak.


Seneye umarım daha bol indirimin olduğu bir fuarda görüşmek üzere :) 

24 Eylül 2015 Perşembe

Bayram :)

Hepinize kocaman günaydın:)Bayramınız çok çok mutlu geçsin hep sevdiklerinizle birlikte olun inş..Nice bayramlara...Sevgiyle kalın

30 Ağustos 2015 Pazar

17 Temmuz 2015 Cuma

Hayırlı Ramazanlar

Herkesin  Ramazan Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum. 

Herkesin mutlu olduğu, olacağı nice bayramlara..

6 Temmuz 2015 Pazartesi

Adalar

Adalar deyince hemen aklıma teomanın o şarkısı geliyor..
"Akşama doğru azalırsa yağmur kız kulesi ve adalar 
Ahh burda olsan çok güzel hala istanbulda sonbahar..."


Adalara Mayıs ayında gittik. Pazar gününü tercih etmiştik ama sanırım hata etmişiz. Aşırı bir kalabalık vardı. 

Büyük adaya vardığımızda ilk işimiz  hemen hemen herkesin yaptığı gibi faytona binmekti.Tabi felaket bir kuyruk vardı. Neyse ki hızlı ilerliyord.4 kişi de binseniz 1 kişi de binseniz aynı fiyatı ödüyorsunuz.İsterseni kısa veya uzun tur alma şansınız var yada gitmek istediğiniz yere kadar gidebiliyorsunuz. Tabi fiyat buna göre değişiyor. Biz kiliseye kadar faytonla gittik. Bu arada tahmin edersiniz ki biraz koku oluyor.







Ama sonra alışıyorsunuz kokuya..Farkında olmadan 

Yaklaşık 15-20 dk sonra kilisenin yoluna varıyoruz. Asıl yolculuk burdan sonra başlıyor.15 dk kadar dik bir yokuş çıkıyorsunuz. Ama yolda giderken size eşlik eden manzara inanın hiç birşey hatırlamıyor.



Kilisenin içinde malesef foto çekmek yasak. Etrafında bu güzel manzara sizi bekliyor işte.. İstanbulu seyretmek adı verebileceğiniz tablo gibi bir görüntü. 

Manzaranın tadına vardıktan sonra dönüş başladı. Dönüşte yürümeyi tercih ettik. 






İyiki de tercih etmişiz dedirten güzellikte evlerle karşılaştık. Bunlardan bazılarını yukarıda bulabilirsiniz. Elbette bu kadar değil ama daha fazlası için ufaktan bir adalar turu yapabilirsiniz. 
Gitmişken yapılacak şeylerden biri de dondurma yemek. Klasik alıştığımız külah dondurmalara çikolata sosu yaparak üzerine fındık vs ile süslüyorlar o şekilde yiyorsunuz. Dondurma denince akan sular duruyor bende. O yüzden foto çekmek aklıma bile gelmemiş.Ama sizi merakta bırakmamak adına internetten bir foto paylaşayım.
Mmmm. olsa da yesek.. 


Evet bu gezimizin de sonuna geldik. Sevgiyle kalın...

4 Temmuz 2015 Cumartesi

Bakırköy Pazarı

Günaydın arkadaşlar!

Uzun zamandır yapmak istediğim ama zamanımın olmadığı bi gündü.Nihayet uygun bir gün bulup düştüm pazar yollarına. O kadar pazar gördüm şimdiye kadar ama bu pazar gerçekten başka. Cumartesi günleri bakırköyde oluyor. Ulaşım ise metro yada metrobüsler sağlanabiliyor.Pazara kadar giden minibüslerde yok değil. Metrobüs ile İncirli durağında inerek ulaşabilirsiniz. Metro ile gelmek isteyenler ise Bakırköy durağında inebilirler. Sonrasında bol yürüyüşlü,kalabalık bir pazar turu..



Pazarda deyim yerindeyse yok yok yani. İlk gözüme çarpanlar arasında bir çok markanın çakma ürünlerinin olduğu tezgahlar. Fiyatları 5tl.Alıp kullanan var mı bilmiyorum ama ben tavsiye etmediğimi şimdiden söyleyeyim. Sebebi ise kanserojen riskinin fazla olması ve verdiğimiz paranın nereye gittiğini bilmememiz. Eğer bütçeniz veriyorsa gidip orjinalini alın, yetmiyorsa; o kadar pahalı olmayan bir çok ürün var piyasada illa Chanel,YSL,Mac olmak zorunda değil. Bu benim görüşüm tabi ki.



Küpeler, kolyeler,bileklikler,halhallar çeşit çeşit ve her bütçeye uygun. 1tlden başlıyor 15-20 tlye kadar çıkabiliyor. 

Benim en sevdiklerim ise böyle otantik tarzda ki objeler. 



İnanır mısınız bilmem ama abiye bile bulabilirsiniz pazarda. Kısa, uzun ne ararsanız var yani. Yaz aylarının gelmesiyle düğün mevsimi de açıldı tabi. Almak isteyenler buyursun. 




Her türlü mutfak gereçlerini bulabilirsiniz. Hemen bir tavsiye de bulunayım. Eminönündeki ürünlerle hemen hemen aynı ürünler olmasına rağmen burada biraz daha fazla fiyatları. 



Perdeden halıya, ayakkabıdan çantaya her türlü eşyayı bulabilirsiniz.Hatta bazı sokaklarında parça kumaşlar, danteller, ikinci el ürünler de satılmakta.





Gelelim benim aldıklarıma.. Tabureler için minder ihtiyacımı hazır gelmişken alayım dedim.Tanesi 5 tl.


Kuruyemişleri özellikle de çekirdek limitini fazla aşmamak için böyle küçük çerezlikler var. 6 tanesi 5 tl. Bir çok yerde 3 tanesi ni 5 tl ye satanlarda var. O yüzden öncelikle gezin sonra almaya başlayın.

Paris!!!
Yıllardır hep gördüğüm paris tabloları. En sonnda almak nasip oldu..



Uyku bantlarını çok sık kullanmasam da bazen çok ihtiyacım olabiliyor. Böyle zamanlar için elimde bir tane daha olmasını istedim. Fİyatı yanlış hatırlamıyorsam 2-2.5 tl idi. 


Evet pazar gezimizin sonuna geldik.Genel olarak görüşlerim çok ucuz olmaması yönünde.Örneğin bazı şeylerin eminönünden çok daha fazla fiyata satılması çok hoşuma gitmedi. Birde aşırı aşırı büyük bir yer.:) Gez gez bitmiyor. 

Sevgiyle kalın..

1 Temmuz 2015 Çarşamba

Otağtepe ve Emirgan Korusu

Ayın ilk gününden herkese kocaman günaydın..
Hoşgeldin Temmuz..
Yine geç kaldığım yazılardan birisi. Bugün İstanbulun eşsiz güzelliklerinden bahsetmek ve sizlere tanıtmak istedim.Otağtepe Fatih Sultan Mehmet Köprüsünün hemen yanında yer alan güzel manzarası ile evlenecek çiftlere ev sahipliği yapan bir mekan. 



Eminim ki bir çoğunuz bu manzaraları gördünüz. Genel olarak merdiven başında çekilen bir tarafta köprünün bulunduğu eşsiz boğaz manzaları gelin-damat fotoları.Çoğumuzun gördükleri arasında. Bizde merak ettik bu yeri ve gidelim dedik.Kapısında ilginç bir not vardı. Profosyonel fotoğraf çekmek yasaktır. Hangi akıl ve mantıkla koyuldu pek anlayamadım.. Bu arada gün batımını izlemek istiyor olabilirsiniz fakat nisan ayında saat 7de kapanıyor benden söylemesi.




Ahhh istanbul..



Manzarası dışında birşey beklemeyin lütfen.Kapanma saatine yakın gittiğimiz için manzaranın tadını pek çıkaramadık. Fotoğraf çekme telaşı içine girdik.


Bu güzel günü böyle bitirmeyelim dedik ve Emirgan korusuna gitmeye karar verdik. Eeee lale mevsimi olunca istanbulda akla gelen ilk yerdir emirgan korusu. 

Çiçekleri çok sevmememe rağmen burası aşırı güzel bir yer. Adeta kendini düşler ülkesinde hissetmek için yapılmış. Renk renk çiçekler, adını bilmediğim şeylerden yapılmış heykeller.. Pembe sarı köşkleri ile benim gönlümü fethetmeyi başardı. 


Çiçeklerle uğraşmanın bu kadar sanat gerektirecek bir şey olduğunu da gözlerimizde görmüş olduk. Bazı kısımlarını fotoda gördüğünüz üzere karanlık bi ortamda gezdik. Gün gözüyle görmek çok daha güzeldi. Burası da oldukça büyük bir yer. Gezerken yorulacaksınız..Şimdiden bilin istedim.


Sevgiyle kalın..

26 Haziran 2015 Cuma

Cilt Bakımı

 Günaydınlar herkese!!!!

Aslında bu yazıyı yazmayı pek istemiyordum ama merak içerisinde olduğum için yazmak istedim.Cilt bakımının önemli olduğunu ve kullanılan ürünlerin sürekli değiştirilmemesi gerektiğini düşünüyorum.Tabi ki cildimiz tepki vermediği değişmediği sürece. Daha önce kullandığım ürünler ile ilgili bir yazı paylaşmıştım. Buradan ulaşabilirsiniz. Uzun zaman önce nereden geldiyse aklıma birde başka ürünler deneyeyim, belki daha iyi olur diye öve öve bitiremediği clinique smart serumu aldım. Aldım almasına da...
Bin pişmanım.:(

Ayrıca bu ürünün yanında biten nemlendirici yerine yine aynı markanın super defense nemlendiricisini aldım. Diğer kullandığım ürünlerde herhangi bir  değişiklik yapmadım.








Gelelim ürünler hakkında ki yorumlarıma.Yazdıklarım da anlaşılacağı gibi memnun kalmadım hiç. Kullandığım iki ürün de cildimde kusma yaptı. Ayrı ayrı kullandığımda nemlendiricinin daha çok etkisi olduğunu gözlemledim. Nemlendiricinin güzel yanı içerisinde spf içermesi fakat bir çok markada bu özellik zaten mevcut. Ayrıca cildimi iyi nemlendirdiğini söyleyemem.Moisture Surge buna göre çok çok daha iyi nem sağlıyor. En azından benim cildim için öyle.Kullandığım 3 nemlendirici arasında en iyisi bana göre Clinque Moisture Surge. İkinci sıraya Estee Lauder Day wear diyebilirim. 

Serum olarak daha önce hediye edilen Lancome markasının Genifique serumu. Yaş olarak benden daha büyükler için uygun olduğu söylense de cildime en iyi gelen serum buydu.Sözde bu ürün almaya gitmiştim ama başka ürünlerle döndüm eve.Advanced Night Repair serumu biraz daha az etkili kaldı sanki cildimde. Yine kullanılan 3 ürün arasında bir numara Lancome, iki numara Estee ve sonuncusu malesef Clinuque oluyor.

Kullanım süresi olarak kısa bir süre de denemedim hani. 2 ay düzenli olarak kullandım.Baktım düzeleceği yok bende bıraktım.Yeterli bir süre olduğunu düşünüyorum ciltte gözle görünür sonuçlar elde etmek için.



Bu da yeni ürünümüz. Henüz tanışalı uzun zaman geçmese de sevdiğimi söyleyebilirim. Tavsiyesini annemden aldım. "Aaa ben kullandım onu çok güzel bence sende al  hem de 10 tl " dedi. 
Anne tavsiyesi dedim bende gidip aldım. Cildin gerçekten temizlendiğini hissediyorsun.



Benim yorumlarım bu kadar arkadaşlar siz hangilerini kullandınız? Memnun kaldınız mı? Paylaşırsanız çok mutlu olurum.. 

Sevgiyle Kalın...




24 Haziran 2015 Çarşamba

Yola çıkarken almamız gerekenler neler?

Tatilde, ufak kaçamaklarda genelde birşeyler almayı hepimiz unuturuz ve tatilimiz ah 
keşke alsaydım, nasıl unuttum ben onu ya diye sızlanarak geçer. Benimde böyle bir çok tatilim geçti.
Daha önce kısaca alınacaklardan bahsetmiştim ama hazır sezon açılmışken ve daha derli toplu olmasını istediğimden tekrardan bir yazı hazırlamaya karar verdim.

Tatili yazın mı yapacaksınız yoksa kışın mı? Gideceğiniz ülke neresi?Yurt içi mi ? Yurt dışı mı? Yazıyı okuyan arkadaş kadın mı erkek mi? Bebekle mi seyahat edecekler? Sorular böyle uzayıp gider.Ben bütün hepsini ele alarak bir liste hazırladım.Tercih sizin artık..


İlk olarak hiç değişmeyen bir liste var isterseniz ona göz atalım.





Listedekilerin çalınma riskine karşı birer kopyasını alıp başka bir yere saklayın.Hatta mail adresinizde de saklayın.Birde kredi kartı, pasaport gibi eşyaların çalınması yada kaybolması durumunda iletişime geçilecek numaraları da bir yere not edin.

Bunlarda mutlaka alınması gereken listenin elektronik kısmı.Unutulmaması gerekenler listesinde bunlarda :D



Ortak listeyi beyaz renkle gösterdim.Diğer renkler biz kadınlar için pembe, erkekler içinse mavi renkte.Gördüğünüz gibi bizim kişisel eşyalarımız daha az :D 






Kıyafet ve aksesuar olmazsa olmaz tabi. Erkek için çok fazla liste olmadığı için blazer ve kravat yeterli hatta yaz tatili ise ona bile gerek yok :D 




Keşke hiç hasta olmasak :(




Biri ayakkabı mı dedi?Bilinçli olarak yapmadım pembeyi işi bitirdiğimde gördüm...HeEr ne kadar bu aralar uzak tutmak istesemde mor ve pembeyi olmuyor galiba :)



Buda soğuk mu soğuk kış tatilleri için..


Haaa unutmadan ben bu kadar eşya taşıyamam bana sırt çantam yeter diyer diyenler var.( Hiçbirşey almaya gerek yok param pulum olsun yeter diyenlerde) Onlar içinde sade bir liste yaptım 
Buyrun..

Kimlik, pasaport, bilet,para olmadan bir yere gidemeyiz elbette. Bunun yanı sıra kredi kartı, rezarvasyonlar,davetler varsa bunları ekleyin.Fotoğraf Makinesi ve cep telefonu işinizi görür tabi şarj aletletiyle birlikte. Bir güneş gözlüğü, biraz kıyafet ve rahat spor ayakkabı
Yaz veya kış mevsimine göre atkı-bere yada bikini.Birde gezi notlarını tutmak için defter ve kalem.Diğer eşyalar sırt çantasında taşımak için çok gereksiz. Tabi kampa gitmiyorsanız. Çoğu eşyayı gideceğiniz yerde bulabilirsiniz.Diş macunu sabun vs.


Çiçeği burnunda anneler sizi de unutmadım:)

Bebekler içinse aklıma ilk gelen ürünler şöyle:

Biberon, emzik, bez, mama, oyuncak, ve bol kıyafet. 
Liste belki daha detaylıdır ama benim bildiklerim bu kadar şimdilik :) 


Evden ayrılırken yapmanız gerekenler ise:
Doğalgazı, kapıları,pencereleri kontrol etmek. Ütü vs gibi buzdolabı dışında hiç bir şeyi prizde bırakmamak. Birde döndüğünüzde temiz bulmak için dağınık bırakmamak :)
Ev anahtarınızı da unutmayın :) Dönüp geleceğiniz yer kürkçü dükkanı ne de olsa :)


Not: Bütün fotoğraflar özenle seçilip photoshopta düzenlenmiştir.İçerikte kullanılan bazı görseller bana ait değildir.

Sevgiyle kalın...


22 Haziran 2015 Pazartesi

Eminönü Alışverişi

Hepinize Günaydın arkadaşlar!

Eminönü deyince kendimi tutamıyorum nedense. Her gün gidesim geliyor.Her gittiğimde farklı farklı şeyler görüyorum.
Düğün zamanı yaklaştığında kesinlikle gideceğim ve mağazaları boş bırakacağıma inandığım bir mekan.. Mesela resimdeki kına taçları.Bir tarafım diyorki tülleri ve taçları al kendin yap diğer tarafım ise uğraşma diyor. Hangi tarafımı dinleyeceğimi bilemiyorum.


Kandiller  sahil düğünleri için muhteşem süslerden olabilir. Fotoların bazırlarında ürünlere ait fiyat bilgileride yer alıyor. Kandillerin fiyatı 30 tl tabi boyuta göre değişiklik gösteriyor. Resimde olmayan ama önümüzde ki günler de birşeyler yapmayı düşünenler için şertbetlikler 75 tl.



Silikon kapaklar 3tl. TAblolar 5-10 tl arası. Ortada gördüğünüz resimdekiler ise tanesi 75krş. Küçük küçük çeşitli figürler var.Bana biraz pahalı geldi. İnternetten çok daha uyguna bulunabilir.


Sağ alt köşede gördüğünüz kediler 35tl.




Kına gecesi için düşündüğüm hint kıyafetleri ile uyum sağlayacak bu kolye ise 300tl cik :) 




Gelelim benim aldıklarıma.. Uzun zamandır istediğim kara tahta boyası ve krema efekti boyaları. Tanesi4.5 tl. 




Silikon kapaklar (bardak için) 3 tl.


Pastacılık malzemeleri ile ilgili bilinen 3 yer var. Nüans, Besan ve yüksel pastacılık. Ve diğer bütün mağazalara da girip fiyat araştırması yaptım. Hasırcılar caddesi üzerinde bir mağazadan en uygununu buldum.Dİğer mağazalarda 15-20 tlye satılan kalp şeklindeki kalıpları 10tl ye aldım.



Boncuk şeker uzun zamandır aradığım ama bulamadığım üründü genelde daha kalın şekilde bulunuyor marketlerde. Kilosu 15 tl olan bu ürün yine diğer bilinen mağazadakilere oranla daha uygun fiyatlı.




Pelur kağıdı yada diğer bir deyişle tissue paper. içinde 25 tane var ve 4.5 tl. Artık almış bulundum ama internette bunu kilo ile satan yerler var.Fiyatı daha uyguna geliyor. Toptan almak isteyenler için duyurulur.


Kara tahta boyasına siyahtan sonra bordo ve pembe ekleme de karar verdim. 


Rulo ve tampon fırçaların fiyatları ise emin olmamakla birlikte 3tl olarak hatırlıyorum.



Ahhhh Eminönü ahhhhhhhhh

Umarım beğenmişsinizdir. Sormak istediğiniz soruları yorum olarak bırakabilirsiniz..
 Sevgiyle kalın..